1 MAYIS'TA TAKSİM BAŞTA OLMAK ÜZERE MEYDANLARI ÖZGÜRLEŞTİRELİM!
Açıklama şöyle;
1 Mayıs'a sayılı günler kaldı. Devrimci proletaryanın bedel ödeyerek, can pahasına kazandığı meydanları, bütün ülkelerin işçilerinin 1 Mayıs günü Türkiye'de AKP iktidarınca yasaklıdır, tutsaktır. Çünkü Türkiye'de 1 Mayıs, Taksim demektir, Kızılay demektir.
AKP iktidarının faşizan uygulamaları işçi sınıfını patronlar lehine gün be gün ezmeye çalışıyor. Sınıfa dair çıkarılan bütün yasalar faşizmin izlerini taşıyor. Kölece çalışma ilişkileri ve kiralık işçiliği çalışma ilişkisi haline getirildi. İşçi sınıfının bütün tarihsel kazanımları yağmalanıyor. Kapitalist sömürü son hız ilerlerken işçi sınıfının örgütlü mücadelesine dönük saldırılar artıyor. İşçi direnişleri ve grevler bastırılmaya çalışılıyor. Sendikal örgütlenmelerin önü yasalarla engellenmeye çalışılıyor. Bu sebeple faşizme yürüyen AKP iktidarının ve arkasına toplanmış burjuvazinin 2016 1 Mayıs'ını başka 1 Mayıslar gibi karşılamayacağı açıktır. AKP iktidarının işçi sınıfına karşı her düzeyde açtığı savaş, devrimci proletaryayı “bir daha alanlara çıkamayacak hale getirmek” amacını taşımaktadır.
Devrimci proletaryaya karşı ilan edilmiş bu savaşın iki sonucu olabilir. Biri, kaçmak, adres değiştirmek, “barikatları kaldırarak” teslim olmak; diğeri Türkiye işçi sınıfının ve devrimcilerin hafızasının öyle kolay unutmayacağını göstererek işçi kentlerinin ve burjuvazinin kendisinin sandığı kent merkezlerine kızıl bayrakları dikmektir. İlkini tercih etmeye Gezi'de olduğu gibi dünden razı olup bugün de rızasında ısrarcı olanlar işçi sınıfının devrim savaşımına en büyük ihanette bulunanlardır.
Yarın 1 Mayıs alanında olmak demek,
Kürdistan'daki katliamlara karşı savaşmak demektir.
Ensar Vakfında, Pozantı hapishanesinde, görmediğimiz bilmediğimiz tarikat evlerinde ve okullarda tecavüze uğrayan çocukları; birileri saraylarında diplomasi pazarlıkları yürütürken boğulan, kıyıya vuran çocukları kurtarmak demektir.
Sokak ortasında şiddet gören, tecavüze, tacize uğrayan, katledilen, her gün devletçe onuruyla oynanan, hakaret edilen ve aşağılanan kadınların varlığını savunmak demektir.
Ya bu onurlu savaşı 1 Mayıs'ta vereceğimizi bir kez daha gösteririz. Ya da “bir daha işçi sınıfının karşısına çıkamayacak” hale geliriz. Komünarlar, AKP iktidarının kurmaya çalıştığı faşist rejime karşı her zamankinden daha güçlü bir şekilde mücadeleyi ve zaferi örgütlemekle; bütün şehirlerde 1 Mayıs alanlarını faşizme karşı savaş alanına çevirmekle görevlidir.
AKP iktidarı ve burjuvazi bilmelidir,
“Çok güvenli görünüyorsunuz. Fakat sanmayın ki bu böyle devam edecek! Öfke ve nefret büyük geminizin makine dairesinde terden geberenlerle birleşecek, biliyoruz!”
1 Mayıs, devrimci proletarya nerede olmak istiyorsa oradadır, orada olmalıdır ve olacaktır.
Yaşasın 1 Mayıs!
DEVRİMCİ KOMÜNARLAR PARTİSİ
www.komunarlar.org/aciklama6
No comments:
Post a Comment